DOKTORA TEZ DANIŞMANINIZI NASIL SEÇEBİLİRSİNİZ?

Doktoracılara hoca seçme konusunda bazı öneriler vermek istiyorum, çünkü bu gerçekten de çok önemli bir konu. Doktoranın kaç yılda biteceğini, ne kadar çile çekileceğini belirleyen şeyler öncelikle öğrencinin azmi, sonrasında ise hocanın özellikleri. Daha sonra gelen etkenler ise mali durum, tez konusu bulabilmek, ve bölümde genel olarak araştırma konusundaki durum.

İşte tez için hoca seçerken dikkat edilecek noktalar:

  • Hocanın bundan önceki 5 öğrencisi şu anda neredeler?
  • Doktorayı bırakan var mı aralarında? Kaç tanesi?
  • Başka hocaya geçen kaç kişi var?
  • Kaç tanesi doktorayı bitirmiş ve şu anda nerelerde çalışıyorlar?
  • Ortalama kaç yıl sürüyor bu hocayla doktora?
  • Hoca geçen 3 yıl kaçar makale yayınlamış, nerelerde? Şu anda hangi konulara ilgi duyuyor?
  • İş dünyası ile bağlantıları nasıl, endüstri tarafından desteklenen projeleri tüm projelerinin yüzde kaçını oluşturuyor?
  • Hocanın unvanı nedir? (“Assistant Professor” hocalar genelde daha çok eğilirler öğrencinin üstüne, çünkü onların üzerinde çok büyük bir baskı vardır kadrolarını (tenure) alabilmek için. Ama bu arada mesela sizin takıldığınız yerlerde size yardımcı olma ihtimalleri daha fazladır. “Associate” ve hele ki “full” profesörler insanı daha çok serbest bırakır, sizing kendi kendinizi motive etmeniz (self motivated) gerekiyor.)
  • Hoca kürsü profesör (chaired professor) mu? (Kürsü profesörlerinin sırtı yere gelmez, ama dikkat edin emekli olmasınlar hemen.)
  • Hocayla gitmeden önce eski öğrencilerinin tezlerini (ya da en azından o tezlerin özeti olan yayınlanmış makaleleri) indirip okudunuz mu?

Hocanız kim olursa olsun, belli bir toplantı saati belirleyip haftada bir kere, ya da en azından iki haftada bir kere buluşun. Eğer konuşacak bir şeyiniz yoksa (ki olmasına çalışın) bile yeni konular belirlemenize yardımcı olacaktır bu toplantılar.

Hoca seçmeden önce sizin öncelikle bölümde iyi bir izlenim bırakmanız gerekiyor. Bunu sağladığınıza inanıyorsanız,  konu ve hocada karar kıldıysanız hocaya önce e-mail göndererek randevu talep edebilir, cevabına göre ofisine uğrayabilirsiniz. (Direkt randevu almadan ofise gitmeniz pek iyi bir fikir değil.) Size ilgi duyduğunuz alanları soracaktır. Hoca arama olayına girmeden önce hocaların sizinle olan çalışmalarında ne tür beklentiler içinde olduğunu bilmeniz size faydalı olacaktır. Hocayla direkt çalışmayı teklif etmek yerine bir dönemlik birbirinizi daha iyi tanıyacağınız özel konulu dersi (special topics) alabilirsiniz.

Tagged :

ARAŞTIRMA VE DOKTORA KONUSUNDA ÖNERİLER

Doktoraya gelenlerin iyi bir hocayla ve iyi projelerde çalışabilmesi için daha ilk günden hocalar ve diğer öğrenciler arasında profesyonel bir izlenim bırakmaları gerekiyor.  Doktora sırasında en dikkat edilen konu “bu öğrenci doktorayı bir meslek gibi ciddiye alıp ona göre çalışıyor mu?” olacaktır.  Kendinize iyi bir kariyer oluşturmanın ilk adımı derslerinizde çok başarılı olmak, çünkü sizi hiç tanımayan bir hocanın ilk bakacağı notlarınızı listeleyen transkriptiniz, daha sonra ise diğer hocalarla olan sizin hakkınızdaki konuşmalardan edinecegi izlenimlerdir.

Burada (özellikle teknik alanda çalışanlara) genel bir öneride bulunmak istiyorum: İlk sene derslerinizi alırken ders projeleri olacaktır ki bunlarda çoğu kez belli bir problem datası verilip sizin onla ilgili bir kod yazmanız istenir. Özellikle birlikte çalışmayı düşündüğünüz meşhur hocalar için şöyle bir taktik uygulayabilirsiniz: Böyle bir proje verildiğinde bunu rahatça kullandığınız bir yazılım ortamında küçük de olsa arabirimiyle (interface) dosyadan data okuyup yazan grafik çizen bir yazılıma dönüştürüp onu projeyle birlikte teslim (submit) edin, hatta 4-5 sayfalık bir kullanıcı paneli (user manual) ve elektronik yardım (elektronic help) hazırlayabilirseniz daha da iyi olur. Bunun en basiti ise MS Excel kullanıyorsanız Excel içindeki Visual Basic ile arabirim (interface) hazırlamanız. Java ya da C++ ile böyle bir arabirimli yazılım hazırlarsanız gerçek bir şöhret (legacy) yaratabilir bölümde sizin için. Ders hocanız size asistanlık önermese de bunu diğer hocalara büyük ihtimalle aktarır. Hadi öyle bir şey bile olmasa siz birlikte çalışmak için hoca dolaşırken bu yaptığınız muhteşem projeyi portföyünüze yerleştirip hocalara CV’nizin yanısıra verebilirsiniz. Bir-iki proje icin yapacağınız bu tür bir çalışma sadece sizin için değil bölüme Türk alacakları zaman bundan sonra da geçerli olabilir.  Hocaların temel baktığı şey; “bu öğrenci bir fikri bir sonraki adıma götürebiliyor mu?” sorusunun cevabıdır.

Yalnız burada bir de uyarıda bulunayım: Bu şekilde yazılımda yetenekli öğrencileri yazılım içeren fakat teze gitmeyen projelere angaje etmeye çalışırlar, sakın kanmayın! Bir asistanlığı ya da projeyi kabul etmeden önce mutlaka o hocayla çalışmışlar da dahil olmak üzere yıllanmış doktoracılarla fikir alışverişinde bulunun. Projenin içeriğini de araştırın. Hiçkimseyi tanımıyorsanız bile sadece bu vesileyle tanışmaya değer: Başlayacağınız yanlış bir proje ya da hoca size en az 1 yıla malolur.

Dediğim gibi, sakın yazılım yazarak doktora tezi oluşturabileceğinizi düşünmeyin. Bunlar ayrı şeyler, doktora tezinin beklentisi bambaşka. Ama dediğim gibi, sizin tanıtımınızda (hatta ileride iş başvurularında) bu tür bir yazılımı referans olarak gösterebilirsiniz. Bu arada yazılımınızı iyice test etmenizi (hem Windows 7 hem de Windows 8’de) ve iyi dokümante etmenizi de öneririm.

Matematikle ilgili konularda çalışanların çokça karşılaştıkları bir durum ispat yapma konusunda zorlanmaları. Bunun için şu iki kitabı hararetle öneriyorum:

How to Read and Do Proofs : An Introduction to Mathematical Thought Processes
by Daniel Solow

How to Prove It : A Structured Approach
by Daniel J. Velleman

Matematik ile ilgili alanlarda çalışanlara bir başka önerim de mümkünse ödevlerini Latex ile yazıp vermeleri. “The Latex Companion” kitabını bu işin uzmanı bir arkadaş önerdi, ben de tavsiye ediyorum.

Tagged :